Obezite vücut kitle indeksi, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre 3 gurupta incelenmektedir. Vücut kitle indeksi değeri: VKİ 5-25 arası normal. VKİ 25 üzeri fazla kilolu, VKİ 30 üzeri obez ve VKİ 40 üzeri olanlar ileri (morbid obez) olarak belirlenmiştir.
İdeal kilonuzdan 5-10 kg fazlanız var ise, sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişikleri ile işe başlayabilirsiniz. Konu ile alakalı mutla uzman bir diyetisyenden yardım alınız. Eğer diyet listelerini uygulamakta güçlük çekiyorsanız, kolayca acıkıp diyeti pas geçmek istiyorsanız ve bu durum sık sık oluyorsa mide hacmini küçültecek yöntem (mide balonu) ya da mide boşalmasını geciktirecek yöntem (mide botoksu) tedavileri size yardımcı olabilir. Unutmayın verdiğiniz kiloda kalabilmeniz için en az 1 yıl geçmesi gerekiyor.
Beynimizde yapı olarak son derece küçük olan bir merkez olan hipotalamus kilo kontrolünü sağlar. Burada kiloyu sabitleyen set point adında bir nokta vardır. Bu noktanın yeni kiloyu kabul etmesi için verilmiş kilonun en az 1 yıl devamı şarttır. Aksi takdirde bu merkez kişiyi eski kiloya kolayca getirir. Kısacası kilo veriminden sonra o noktada en az 1 yıl kalmalısınız ki beyniniz buna adapte olup “artık benim kilom bu” diyebilsin.
Herhangi başka yandaş hastalığınız (hipertansiyon, diyabet, insülin direnci, polikistik over sendromu, diz eklem rahatsızlıkları vs) yoksa öncelikli olarak kilo vermeniz gerekir. Size önerimiz hayat tarzı değişikliği yanında ciddi bir kalori kısıtlamasına uzun süreli olarak başlamanızdır. Ameliyat durumu komplikasyon riskini de beraberinde taşıdığı için öncelikle kilo verebilmenin denenmesi ve bunda ısrar edilmesi gerekiyor. Uzman obezite doktoru görüşü alınarak destek amaçlı ameliyatsız mide operasyonları (mide balonu, yutulabilir mide balonu veya mide botoksu) istisnai olarak tercih edilebilir.
Tedaviyi tercih edenlerin %100’e yakını herhangi bir yutma sorunu yaşamamaktadır. Hem hacim olarak küçük olması (hap şeklinde) hemde materyal kalitesi yutma işleminde kolaylık sağlamaktadır. Seyrek olarak görülsede yutma problemi yaşayan hastalara doktor yardımı ile de özel bir telle itilerek de tedavi başlatılabilmektedir.
Balonun mideye yerleştirilmesinden sonra bazı kişilerde mide bulantısı, karın krampları ve nadiren kusma görülebilir. Genellikle bu tip durumlarda doktorunuzun hazırlayacağı reçete ile bilinen ilaçlar ile kontrol altında tutulur. Daha fazla bilgi için uzman doktorumuza danışabilirsiniz.
Diyet programlarının genelde yarım kalması veya sürdürülebilirliğinin verimsiz olması nedeniyle tercihen yutulabilir mide balonu sizin için bir alternatif olabilir. İkisi arasındaki fark, balon ile sadece yeme alışkanlıklarınızda değişiklik (istemsiz porsiyon düşüklüğü) yapılarak sürecin devam etmesi sağlanır.
Diyette ise daha ciddi ve zahmetli bir döngüye giriş yaparsınız. İlave olarak yaşam tarzı değişikliği bunlar egzersiz ve beslenme alışkanlıklarını kapsayan sürekli bir program sizi bekliyor olacaktır.
Mide balonu ilk uygulanmaya başladığında 3-4 ay midede kalabiliyordu. Teknolojinin gelişmesiyle ve materyalin daha az reaksiyon yapan silikondan yapılmasıyla 6 ay süreli ve 12 ay süreli balonlar kullanılmaya başlanmıştır.. Kilo verme işleminin kalıcı olmasını sağlayabilme amacına uygun olarak 12 aylık mide balonu tercih etmek akıllıca olacaktır. Ancak aşırı kilolu olup ameliyat için ön basamak olarak bir miktar kilo vermek amaçlı 6 aylık mide balonu da tercih edilebilmektedir. Yani tamamen kişinin özelinde ve doktor tavsiyesi ile belirlenecek bir durumdur.
Mide balonu her ne kadar inert yani sorunsuz materyallerden yapılsa da bazı kişilerde yabancı cisim reaksiyonuna sebep olabilir. Bu olduğu durumlarda mide bunu refleks olarak vücuttan atmaya çalışır. Yani bulantı kusmayı uyarır. Böyle bir durum oluştuğunda 1-2 gün vücudun alışması için beklenir. Devam etmesi halinde de balonun yeniden çıkarılması gerekebilir.
Tüm kilo verme prosedürlerinde kişisel çaba önemli bir yere sahiptir. Ciddi yaşam tarzı değişiklikleri ile kalıcı olarak belirlenen hedefe ulaşılabilir. Dolayısıyla diyet yapılmalı ve hareket arttırılıp yağ yakımına her zaman olanak sağlanmalıdır. Mide Botoksunun diğer obezite cerrahisi işlemlerine göre daha uygulanabilir ve kolay olması beslenme alışkanlıklarımıza dikkat etmeyeceğimiz anlamına gelmemelidir.
Mide Botoksu Tedavisi ile acıkma hissinin geciktirilmesi hedeflenir. Burada önemli olan; kişinin acıkması neticesinde yemeğe oturması ve doygunluğu hissettiği zaman da sofradan kalkmasını bilmesidir. Hızlı yeme ve atıştırma alışkanlığı olanlar için bu tedavi uygun olmayabilir. Detaylı analiz sonucu uzman obezite doktoru sizi doğru bir şekilde yönlendirecektir.
Bariatrik cerrahi aşağıdaki durumlarda tercih edilebilir
Uzman bariatrik cerrahi doktoru tavsiyesi ile bu tedavi yöntemi yapılabilir.
Midenin göğüs boşluğuna doğru hareketi sonucunda oluşan mide fıtığı yemek borusu ve mide kapağı sisteminde tahribat veya aşınma gibi sorunlara neden olduğu için mide reflüsü hastalığınıda tetiklemektedir. Bu iki hastalığı birbirinden ayrılan en temel fark: fıtıkta kalp krizine benzer sıkışma, göğüste çok şiddetli yanma ve öksürükler örnek verilebilir. Reflüde ise daha çok mide asitinin yemek borusundan ağza kadar gelmesi ve rahatsız vermesidir. Operasyon tercihine göre genellikle bu iki hastalık aynı anda tedavi edilebilmektedir.
Obezite Cerrahisi ameliyatları ile hastanın kilo kaybı hedeflenirlen, obez olmayan bireylerde yapılan bu operasyonlar Metabolik Cerrahi olarak adlandırılır ve öncelikle tip 2 diyabet olmak üzere diğer metabolik hastalıkların tedavisinde tercih edilerek fayda gözlenmektedir. 2007 yılında Dünyaca kabul görmüş Uluslararası Diyabet Cerrahisi Zirvesi'nde ilk defa tip 2 diyabetin tedavisi için uygun hastalarda metabolik cerrahi kullanılmasını önermiştir.
Tüp Mide Ameliyatında midenin yaklaşık %80'lik bir bölümü operasyon ile alınmaktadır. Kalan kısım hacim olarak eskiye oranla daha küçük bir parça olarak kaldığı için besin alımı azalacak ve bu sayede kilo verme süreci hızlı bir biçimde başlayacaktır. Ayrıca, vücutta kalan mide parçasının şekli tüp'e benzediği için bu cerrahi yöntemin adı da Tüp Mide olarak kabul edilmiştir.
Gülümseten sorulardan birisi. Obezite Cerrahisi kişiye özel olarak belirlenen tedavi/operasyonları içeren profesyonel işlemlerdir. Uzman Obezite Cerrahisi Doktoru, hastanın mevcut sağlık ve psikolojik durumunu analiz eder. Hastanın bünyesinin hangi operasyona ihtiyaç duyduğu/kaldırabileceği ve aciliyet derecesine göre karar verilir ve hastanında onayı ile süreç başlar. Tercih edilen Cerrahi prosedür tamamen hastanın faydasına olacak şekilde belirlenir.
Özellikle su tüketiminin listede ilk sırada olması gerketiğini belirtmek isteriz. Vücuda sıvı alımı, kaybedilen sıvının yerine konulması açısından operasyon sonrası hayati önem taşır. Günlük 2 litreye yakın su içmenizi tavsiye ediyoruz. Sonraki aşamada beslenme programınızda protein (et, balık) öncelikli olmak üzere sebze ve meyve türleri yer almalıdır. Belirli bir süre uzak durulması gereken grup (hamur çeşitleri ve prinç) karbonhidratlarlardır. Endişelenmeyin! beslenme sürecinizde uzman diyetisyenimiz size yardımcı olacaktır.
Tüm çabalara rağmen (diyet, egzersiz, ilaç) Obezite yüzünden hayatı çekilmez hale gelen hastaların tercih ettiği obezite cerrahisi operasyonlarından biridir. Amaç: midenin çok büyük bir bölümünün (%80) alınarak midenin daha küçük bir boyuta getirilmesidir. Bu sayede uzun vadede yeme ve doyum hissi minimal düzeylere ulaşmaktadır.